13. yüzyılın her bakımdan kavruk ve yanıp yıkılan
ortamına Yunus Emre’nin gelişi tarihi atmosfer içerisinde hakiki anlamına
kavuşturuluyor. Yıkıntılar ve yangınlar içinden bir gönül ve bir insanlık
anıtının inşa edilişi cümle cümle anlatıyor ve elbette kalbe dokuna dokuna yol
alıyor.
Romanın her sayfasında Yunus’un hamlıktan saflığa geçişi okunuyor.Biliyorum,
Romanın her sayfasında Yunus’un hamlıktan saflığa geçişi okunuyor.Biliyorum,
“Biz bu ilden gider olduk, kalanlara selam olsun,”
demişti…
Yine Biliyorum, “Bizim için hayır dua kılanlara selam olsun.”
Demişti…
Ve Sevgili’ye gittiği o geceden sonra adının dilden
dile, Aşkının gönülden gönüle dolaştığını da biliyorum…
Şimdilerde ona kimisi Âşık Yunus, Miskin Yunus…
Derviş Yunus…
Varsın onu da desinler.
Ve Türk yurtlarında, onu en çok “Bizim Yunus” diye
çağırırlar.
Biliyorum…
Sıkılmadan okuyabileceğiniz sürükleyici, düşündürücü bir kitap okumanızı tavsiye ederim.
YanıtlaSil